1 Nisan 2021 Perşembe

Film Yorumu [ Küçük Kadınlar ] // Blogları Canlandırma Projesi - BCP

 Herkese selamlaaarr!!!

Nasılsınız? 

Ben mi? Ben Mart ayı bitmeden BCP için yazı yetiştirmeye çalışıyorum. 😃 Yazacağım yazı Mart ayı KADIN temasına uygun bir film hakkında. Böyle bir konuyla ilgili dizi olabilirdi ama hem zamanım yoktu hem de film dizilerden daha anlamlı mesajlar veriyor. Bu yüzden film izlemeye karar verdim. Aslında önceden izlediğim başka bir film için yorum yapacaktım ama kararsız kaldım. Uzun zamandır izlemek istediğim Küçük Kadınlar resmen kurtarıcım oldu. 

Hadi gelelim yorumuma. 


KÜÇÜK KADINLAR



Küçük Kadınlar, İç Savaş sonrası Amerika'da yaşamlarını sürdürmeye çalışan dört kız kardeşin hikayesini anlatıyor. Meg, Jo, Beth ve Amy birbirinden tamamen farklı karaktere sahip dört kız kardeştir. Çocukluk dönmelerini geride bırakıp kadınlığa geçiş süreçlerinde kardeşler türlü dertlerle boğuşur. Babaları Amerikan İç Savaşı'na katılan dört genç kız, anneleri ile birlikte yaşam mücadelesi vermeye başlar. Bu zorlu süreçte en büyük kazançları birbirlerinin yanında olmalarıdır. Her türlü zorluğu birlikte göğüsleyen kardeşler bu süreçte asıl mutluluğun sevgi olduğunu anlar. 
cr. http://www.beyazperde.com/filmler/film-224808/

Fragmanı aşağıdan izleyebilirsiniz.





Küçük Kadınlar aslında Louisa May Alcott'ın unutulmaz eseri ve aynı ismi taşıyan Küçük Kadınlar kitabından uyarlanmış bir film. Farklı dönemlerde uyarlanmış bir çok filmi ve dizisi var. Ben 2020'de vizyona giren uyarlamayı izledim. Diğer filmlerine ve dizilerine de bakmayı düşünüyorum. 
Konusunu az çok herkes biliyordur ama yine de bilmeyenler için paylaştım. Ben ise karakter analizi yapacağım ve çokça resim, gif kullanacağım. Hazır mıyız?? 🙈



Erkek çocuğu gibi davranan, yazı yazmayı çok seven yazar adayı Jo. Oyunlar yazan ve bunları sahneleyen Jo'ya kardeşleri son derece yardımcı oluyor ve birlikte oyunlarda sahne alıp çokça eğleniyorlar. Aslında film genelde Jo'nun etrafında dönüyor. Ailesi için büyük fedakarlıklarda bulunan Jo bence filmin en iyi karakterlerinden biri. Tabii oyunculuğundan bahsetmiyorum bile, harika bir oyunculuk sergilemiş.





Kardeşlerin en büyüğü olan Meg, aklı başında biri fakat güzel kıyafetlere ve zenginliğe özlem duyan ve bunun için elinden geldiği her şeyi yapabilecek biri. Jo ile en iyi anlaşan ve kardeşlerini en iyi anlayan biri olan Meg kitaptaki diğer en iyi karakterlerden biri olabilir. 





Direkt söylemeliyim ki filmde en en en sevmediğim karakter Amy olabilir. Her şeyi bildiği gibi yapmayı seven şımarık bir kardeş. Aslında kendisinin direkt yaptığı bir şey yok ama bir şekilde yaptığı olumsuz şeyleri kendi lehine döndürmesi itici bir karakter olmasına sebep oldu benim gözümde. Belki çoğu kişi sevebilir ama özellikle Jo'ya yaptıklarından dolayı ben hiç sevmedim. 





Kardeşler arasındaki en naif, en sessiz ve en sevilen küçük kardeş Beth. Piyano çalmayı çok seven, doğrucu ve kardeşler arasında çok sevildiği için arabulucu olma görevini üstlenen biri. Filmde en çok sevdiğim ve çok üzüldüğüm karakter oluyor kendisi.





Ve gelelim filmin esas oğluna. March ailesinin zengin komşuları olan Bay Laurance'nin torunu Laurie. İlk Jo ile tanışan Laurie, kızların hiç olmayan erkek kardeşi gibiydi. Ben Laurie'i sadece Jo'nun yanındayken çok sevdim geri zamanlarda cıks sevemedim çünkü biraz itici ve kırıcı lafları vardı. Tabii bunu sonradan gideriyor ama yapmasa daha iyi değil mi? 





Küçük Kadınlar'ın kitabını ya da filmini her gördüğümde -ki kitabın konusunda annelerinden bahsetmediği için- öksüz kalmış kızlar olarak düşünürdüm ama hem anneleri hem de babaları (babaları askerde) var. İşte karşınızda olmadığını düşündüğüm kız kardeşlerin annesi Marmee. Kızlarının eğlenceli, özgür ve özgüvenli hayat sürmelerini elinden deldiği kadar sağlayan, her daim yanlarında olmaya çalışan Marmee, hayat dolu bir annedir. 



Kızların halası olan Aunt March hiç evlenmeyen, evlenilse bile zengin biriyle evlenilmeyi öngören biri. Bu yüzden yeğenlerinin zengin biriyle evlenmesini ister. Bunun için de Jo'yu seçer fakat Jo evlilikten uzak biri olduğunu öğrendiğinden bu şansı iyi değerlendirebilecek diğer kardeş Amy'i seçer. Ve ayrıca halaları Avrupa'ya gitmeyi düşündüğünde Jo'yu götürmek ister. Jo ise bunu çok olumlu karşılar.


Karakter analizim doğrusuyla yanlışıyla bu kadar. Ben filmi çoğu açıdan sevdim. Özellikle genç kızların ve annelerinin hayatta kalma mücadelesi ve bu mücadele içinde bile kendilerinden daha zor durumda olan insanlara yardım etmeleri çok güzeldi. Kadınların o dönemlerde baskı altında olmaları, özgürlüklerinin olmaması ve son çarelerinin evlilik olmasını ama bunların hepsine karşı gelinebileceğini çok güzel işlemişti film aslında kitap demeliyim değil mi? Bu yüzden en kısa zamanda kitabını da okumayı düşünüyorum.

 




Bence her bir karakter için oyuncu seçimi çok iyi olmuş. Hepsi rollerini çok iyi oynamışlardı.



Küçük Kadınlar'ın farklı yıllarda bir çok uyarlanması olmuş. Diğerlerini de izleyip hangisi daha iyi seçmem lazım. :)




Laurie'in Jo ile çok iyi anlaştığını söylemiştim. Peki bu iyi anlaşmanın altında derin duygular olabilir mi? Bilmek isteyenler için izlemeyi veya okumayı öneriyorum. 😉 



Peki sahneledikleri oyunların seyircileri ise çocuklar olması çok iyi değil mi?



ahahahhahah bu sahne çok komikti. Ah be Jo her şeyi denemesen mi? 








Jo ile Laurie'in ilk karşılaşmaları ve ilk çılgınca dansları. 



Ve sonunda Laurie kız kardeşlerin arasına erkek kardeş olarak katılır. Bu sahne de baya komikti. 



Şu tiplere, şu hal ve hareketlere bakın. Gıcık. Bakalım kitaptaki Amy hakkında ne düşüneceğim.


Eveeetttttt bundan sonrası SPOILER olabilir. Okuyan ya da izleyen var ise devam edebilirsiniz. 


SPOILER BAŞLADI!




Ah be Jo neden bu çocukla böyle gerçekten erkek kardeş gibi oynadın ki? Bak çocuk farklı duygular besledi sana.



Laurie Jo'ya duygularını itiraf eder ama beklediği cevabı alamaz. Çünkü Jo kendisine beslediği duyguların hiç birini hissetmiyor ve bu yüzden gelecekte çok mutsuz olacaklarına inanıyor. Fakat Laurie bunları aşabileceklerini onu çok sevdiğini söylüyor. Ama Jo onu her şekilde reddediyor. 



Laurie hem çok güzel sevdi hem de kız kardeşlere özellikle Jo için çok sahip çıktı. Karşılığı bu olmamalıydı be!




Yani sen böyle hareketlerde bulun sonra reddet. Bence olmadı böyle, çok üzüldüm Laurie için. Hayalleri için kabul etmedi tamam ama Laurie ile birlikte bu hayallerini gerçekleştirebilirdi. Fakat en önemli şeyi unutmamak lazım Jo aşık olmadığı biriyle evlenmek istemedi. Yani Laurie onun için çok iyi bir arkadaştı bu kadar. Bu açıdan da anlayabilirim. Aslında yazar beni seviyor ama yine de bu sebeple kadınlar evlenmek zorunda değil bu yüzden ben hayallerimin peşinden gitmek istiyorum diyerek bize kadınların ne özgür olduğunu anlatmış olabilir. 

Tabii yazar bununla sınırlı kalmadı ve nasıl hüzünlü bir son yazsam diye çok düşünmüş olacak ki Beth'i 
amansız bir hastalığa bulaştırıp sonunda öldürdü ve bizleri daha çok daha perişan etti. Bununla da kalmadı Amy ile Laurie evlendi. Aslında buraya kadar neler olduğunu tek tek yazdım fakat sildim. Anlatmamı çok saçma buldum yani neden anlatayım ki açıp izleyin demi? 🙈

Ayrıca Amy'i sevmememin en büyük nedenleri Jo yerine Avrupa'ya gitmesi, Beth'e olanları duyup üzülmesin diye habersiz bırakılması ki bunun suçlusu tabii ki ailesi ama yine de bu sırada herkes üzülürken onun hayatını partilerde sürdürmesi ve üstüne üstlük Laurie'le evlenmesinden dolayı çoooook gıcık oldum. Jo'nun yapamadıklarını yapması ve sonra kalkıp ben hep Jo'nun yedeğiydim  demesi çoooook sinirlerimi bozdu. Bu yüzden I HATE AMY!!! Tabii Laurie de az pislik değil o da hem Jo'yu seviyor hem de Jo reddedince gidip şansını kız kardeşiyle deniyor. Kusura bakmayın ama çok şeref yoksunu biri.

Son olarak bu spoiler mi olur bilmem ama Jo Beth'e yazmak için söz verdiği için kardeşleriyle yaşadıklarını yazıya döküyor ve Küçük Kadınlar adı altında ve kendi ismiyle kitap olarak çıkartıyor. Ne yalan Jo, Louisa May Alcott olabilir mi diye düşünmedim değil. Yazarın hakkında bir araştırma yapmadığım için düşüncemde hala ısrarcıyım. 



SPOILER BİTTİ!!!





Spoileri okumayanlar için çok bir şey yazamayacağım eğer yazarsam bir şekilde spoi veririm diye korkuyorum. Bu yüzden izlemenizi öneriyorum. İzleyenlerden de yorum bekliyorum bakalım ben mi yanlış düşünüyorum. 😀

Filmi sevdim mi bu çok tartışılır ama yine de hem sevdim diyelim hem de oyuncular için açıp izlerim. Kitabı okuduktan sonra karakterleri daha çok iyi anlayacağımı düşünüyorum bu yüzden elimdeki kitap biter bitmez hemen başlamayı düşünüyorum. 

Kitabını okuyup, eski filmlerini izlemiş olsanız bile bu filmi de kesinlikle öneririm. Tabii Küçük Kadınlar hakkında benim gibi en ufak bilgi sahibi olmayanlara da öncelik kitap diyorum çünkü film kitaptaki tüm duyguyu ve düşünceyi yansıtmadığı için ör yargılı olmamıza sebep olabilir. Ne yalan benim oldu. 


Ayrıca temaya en uygun filmi seçtiğimi düşünüyorum çünkü filmin yönetmeni çooook başarılı bir  kadın olan oyuncu, senarist ve yönetmen Greta Gerwig!! 


Bu başarılı film ve tüm başarıları için kendisine teşekkür ederiz. 


Bu son bilgiyle birlikte Mart ayının temasına uygun kitap ve film yorumu yaptığıma inanıyorum. Bu sayede her dönemde biz kadınların ne kadar zorluk içerisinde olduğumuzu ama yine de büyük başarılara imza attığımızı fark ettireceğimizi düşünüyorum. 

Uzuuuuun yorumumu sabırla okuduğunuz için çok çok teşekkür ederim...

Sevgiyle, sağlıkla kalın ve büyük başarılara imza atın, atalım...








 











30 yorum:

  1. Konu çok hoş. Bu ayın tavsiyelerini izlemeye başladım bile. Dün Beş Senede Devrialemin tavsiyesi olan Wolf Chidren ı izledim. Fırsat bulursam bugün yarın da bunu izlerim belki. :) Kalemine sağlık. :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Ben pek başlayamadım önerilere bence bunun için not almalıyım çok güzel şeyler var çünkü. :) Teşekkür ederim! ^^

      Sil
  2. Bi tane yorum göndermiştim acaba gönderdim mi yoksa göndermeden mi çıktım sayfadan :(

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Bu yorumdan başka yorum yok sanırım çıkılmış. :(

      Sil
  3. Bu filmi görmüştüm ama izlememiştim fotoğrafları, gifleri gördükçe izleyesim geldi mutlaka bakacağım :D Çok güzel bir yazı olmuş emeğinize sağlık :)

    YanıtlaSil
  4. Küçük Kadınlar'ı ortaokuldayken okumuştum, çok da severim. Filminin olduğunu bilmiyordum, bir bakacağım :) Teşekkürler canım :*

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. En kısa zamanda bakmalısın! Ne demek. ^^

      Sil
  5. Küçük Kadınlar'ı ben de uzun zamandır izlemek istiyordum. Yorumun vesile olacak gibi, annemi de alıp salona geçeyim bugün. Açıp keyifle bir izleyelim. ^^ Eline sağlık.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Umarım izlemiş ve keyif almışsınızdır. Teşekkür ederim! :)

      Sil
  6. Güzel bir uyarlamaydı biz çok sevmiştik:)

    YanıtlaSil
  7. Film zaten bu kadroyu toplayarak bile başarılı olurdu :) Kostümler ve dönem ortamı da o kadar şahaneydi ki onlar yüzüne odaklanamadım filme :))

    YanıtlaSil
  8. izledim, çok severim bu tür klasikleri, saorsie yi de :)

    YanıtlaSil
  9. merhaba bilgilendirici bir makaleydi. Gerçekten beğendim. Bu arada, blogunu yeni keşfettim. Blogumu da ziyaret etmek isterseniz.
    Duygublog16.blogspot.com

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Teşekkür ederim. :) İsterim, teşekkürler.

      Sil
  10. Film çok kaliteli duruyor, oyuncular da çok iyi gibi.. İzlemek lazım.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Kesinlikle izlenmeli ve kitabı da okunmalı. :)

      Sil
  11. Yorumunun başında işte hoş bir film, izleyeyim diye düşünürken dayanamayıp spoilere baktım ve bayağı bir süreliğine ertelemeye karar verdim filmi izlemeyi.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Yaaa ama bu hiç olmadı! Keşke okumamış olsaydın. Bazen ben de dayanamayıp okuyorum ve hemen pişman oluyorum hahahha

      Sil
  12. Blogunuzu takipteyim bloguma beklerim.

    YanıtlaSil
  13. Kitabını birkaç yıl önce kütüphaneden almıştım. İade zamanı geldiğinde okuyamadım, sonra da yollarımız kesişmedi. Şimdi filmini kitabını okumadan önce izlemek istemediğim için bekletiyorum.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Ben de ilk kitabını okumalıydım diye düşünmüyor değilim. Sanırım kitap daha detaylı olduğu için bazı olaylar daha kolay anlaşılabiliyor.

      Sil
  14. Yayınlandığı dönemde epey sevilince ve Oscar adaylığı olunca dikkatimi çekmişti ama popüler olduğu için sanırım izlemek istememiştim. Şimdi sayende hatırlamış oldum, yakın zamanda ben de izlerim belki. 😊

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Popüler her şey bence çok itici en iyisini yapmışsınız. Umarım izlersiniz. :)

      Sil
  15. gerçekten güzel bir uyarlamaydı geçen yıl oscar adaylarını izlerken izlemiştim amy'e ben de sinir oluyorum ve jo reddedince gidip kardeşiyle evlenmesi laurie'den de nefret etmeme sebep olmuştu insan sevdiğinin kardeşini kardeş bilir ne saçmaydı bu yaptıkları. neyse bu detayı geçersek kostümler filan da ayrıca güzeldi filmde dönem havası oldukça iyi aktarılmıştı :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Ah o olay bence en en en kötü kısımdı çooook saçmaydı hâlâ içimde bir yara. Kitabını okuyayım dedim sonunun ne olduğunu bildiğim için istemedim ve bırakmak zorunda kaldım biraz unutup ya da sindirmeye çalışırsam okurum hahhahaha

      Sil
  16. Benim düşüncelerimle aynı düşüncelere sahip olman beni çok mutlu etti. Aslında gerçekten daha güzel filmler var sanırım klasik olduğu için çok önem veriliyor ve tabii oyuncu kadrosu da buna etken. Meg kitapta daha aktiftir diye düşünüyorum, bakalım okuyup öğreneceğiz. :) Teşekkür ederim!^^

    YanıtlaSil

Peki siz ne düşünüyorsunuz? ^^